Karel, beş ana iş kolunda faaliyet göstermektedir. İletişim teknolojileri tarafında bulut, hibrit ve IP santraller ile çağrı merkezi çözümleri sunarken, Türkiye’deki kurumsal haberleşme sistemlerinin yarısını karşılamakta ve dijital dönüşüm uygulamalarıyla öne çıkmaktadır. Savunma teknolojilerinde hava, kara ve deniz iletişim sistemleri üretmekte; Romanya, Pakistan, Bangladeş, Suudi Arabistan ve Türk Cumhuriyetleri gibi pazarlara ihracat yapmaktadır. Saha operasyon teknolojilerinde telekom operatörlerine baz istasyonu ve fiber optik ağ desteği verirken, uçtan uca sistem entegrasyonu ve ihale bazlı anahtar teslim projelerde konumlanmaktadır. Elektronik üretim alanında tüketici elektroniği, savunma ve telekom ürünleriyle yeni müşteri segmentlerine yönelmekte, endüstriyel alanlara genişlemekte ve otomotiv elektroniğinde EMS çözümleri geliştirmektedir. Otomotiv teknolojilerinde ise bilgi-eğlence sistemleri, akustik alarm, telematik kontrol ve kablosuz şarj gibi çözümlerle faaliyet göstermekte; dönüşüm alanında kokpit kontrol ve bağlantılı araç teknolojilerine odaklanmaktadır.
Karel’in dönüşüm adımları, sürdürülebilir büyümeyi verimli, kârlı ve sağlam bir temele oturtmayı hedefliyor. Bu çerçevede şirket, üç ana eksende ilerliyor: sadeleşme, modernizasyon ve merkezileşme. Sadeleşme kapsamında iş birimleri, organizasyon yapısı ve üretim teknikleri yeniden düzenleniyor. Modernizasyon ve dijitalleşme tarafında 8,5 milyon dolarlık yatırım yapılarak Avrupa’nın en büyük otomatik dizgi hattı devreye alınmış, MOM sistemi ile üretim operasyonları yönetilirken stok yönetimi de optimize edilmiştir. Merkezileşme adımlarında ise finans, satın alma, pazarlama ve iletişim, iş sağlığı ve güvenliği ile sürdürülebilirlik fonksiyonları tek bir yapı altında toplanarak daha etkin bir yönetim modeli oluşturulmuştur.
İletişim teknolojileri iş biriminde dönüşüm adımları, yeni ürün geliştirme ve kamu kurumlarına yönelik çözümlerle öne çıkıyor. Kobilerin dijital dönüşüm ortağı haline getirmek için Karel Connect, Karel CRM, Karel IPX ve Karel Lite gibi entegre sistemler piyasaya sunulmuş durumda.
Savunma teknolojileri iş biriminde dönüşüm adımları, yeni entegrasyon çözümleri ve stratejik iş birlikleriyle ilerliyor. 5G özel mobil ağ, taktik uygulamalar, araç içi iletişim ağ geçidi ve MOBAT projeleriyle yeni nesil sistemlere geçiş sağlanıyor. Karel, Havelsan ve TUSAŞ ile yapılan mutabakat zaptı kapsamında BFI yedek uçuş göstergesi projeleri öne çıkarken, Hürkuş, Milli Muharip Uçak Kaan ve Atak II için entegrasyon süreçleri tamamlanmış ve sipariş onayları bekleniyor. Ayrıca Milli Muharip Uçak programında kontrat onayı alınmış durumda. ASELSAN iş birliğiyle KTAS (Karşı Tedbir Atım Sistemi) projesi yürütülüyor. İhracat tarafında ise Bangladeş’e saha santrali satışı gerçekleşirken, Suudi Arabistan’da DS200 saha santrali için demo faaliyetleri başlatılmış, Azerbaycan’da ise komuta kontrol altyapısı başarıyla tamamlanarak sipariş aşamasına geçilmiştir.
Saha operasyon teknolojileri tarafında önemli dönüşüm adımları öne çıkıyor. Vodafone ile yapılan anlaşma kapsamında 2024-2027 yılları arasında yaklaşık 5 milyar TL tutarında saha bakım ve kurulum faaliyetleri yürütülürken, 2025-2029 döneminde enerji yönetimi için lityum akü ve IoT cihazlarının devreye alınması planlanıyor; bu proje yaklaşık 45 milyon USD büyüklüğe sahip. Turkcell Grubu ile yapılan sözleşme ise 2025-2027 yılları arasında yaklaşık 20 milyar TL değerinde saha bakım ve kurulum işlerini kapsıyor. Stratejik altyapı projeleri çerçevesinde BOTAŞ, TEİAŞ ve Emniyet Genel Müdürlüğü için radyolink, DWDM ve fiberoptik transmisyon sistemleri hayata geçirilirken; kent güvenliği ve trafik yönetimi çözümleri de geliştirilmekte. Ayrıca dijital dönüşüm kapsamında BÇO yönetim sistemi güncellenmiş ve uçtan uca dijital yapı (FOPI) uygulamalarıyla operasyonel verimlilik artırılmış durumda.
Elektronik üretim iş biriminde dönüşüm adımları, farklı segmentlerde verimlilik ve katma değer artışına odaklanıyor. Tüketici elektroniğinde kontratların yeniden yapılandırılmasıyla fiyat ve kârlılık artırılırken, ürün adedinde azalma pahasına katma değerli ürünlere yönelim sağlanıyor. Savunma elektroniği tarafında ise backlog siparişler yeni fırsat alanları yaratmakta, boşalan üretim kapasitesi bu alana kaydırılmakta. Telekom elektroniğinde yeni ürün geliştirme ve 5G’ye yönelik fırsatlar öne çıkıyor; 2026 için bu alandan yaklaşık 20 milyon dolarlık ek gelir hedefleniyor. Ayrıca stok optimizasyonu adımlarıyla üretim ve tedarik zinciri süreçlerinde daha etkin bir yapı hedefleniyor.
Otomotiv teknolojileri iş biriminde yatırımlar, üretim kapasitesi ve yeni müşteri kazanımlarıyla genişliyor. Class 8 temiz odada otomotiv dizgi üretimi başlatılmış, Class 6 temiz odada kamera üretimi ise sürdürülüyor. Türkiye’de araç içi eğlence sistemi modülünün uçtan uca üretim hattına sahip tek şirket konumuna gelinmiş durumda. Ford F-Max için geliştirilen araç içi eğlence sisteminin seri üretimi Eylül 2025’te başlayacak. Togg için elektronik modül ve kamera üretiminde, yıl sonu kapanışının geçen seneye kıyasla daha yüksek seviyede gerçekleşmesi öngörülüyor. Yeni OEM temaslarında Scania ve MAN (Traton Group) ile görüşmeler yapılırken, VDA6.3 ön denetimi tamamlanmış ve ilk RFQ süreçleri devam etmekte. Ayrıca Fiat 500 için ICS (klima kontrol modülü) projesi nominasyonu alınmış olup, SOP tarihi Aralık 2026 olarak planlanmıştır.
2025 yılı ilk yarısında Karel’in finansal sonuçları, dönüşüm sürecinin iş kolları üzerindeki etkilerini net biçimde ortaya koyuyor. Elektronik üretimde, geleneksel üretici rolünden yüksek teknolojili ürün sağlayıcısı ve stratejik teknoloji ortağı kimliğine geçiş hız kazanırken, portföy dengelenmesi ve müşteri kontratlarının yeniden yapılandırılması öne çıkıyor. Savunma teknolojilerinde entegrasyon odaklı sistem mimarisi ve ürün birlikteliği çalışmaları ön plana çıkarken, saha operasyon teknolojilerinde Turkcell Grup ile yapılan sözleşme üç yıl süreyle yenilenmiş durumda. İletişim teknolojilerinde yeni ürün ve hizmetlerle büyüme ivmesi yakalanmış, dijital dönüşüm projeleri bu alandaki gelişmeyi desteklemiş. Otomotiv teknolojilerinde ise sektörel zorluklara rağmen dönüşümün itici gücü konumundaki Daiichi ile iş birliği fırsat yaratmış.
Finansal performans tarafında, 2Ç25’te gelirler %4 artarak 3,729 milyon TL’ye ulaşırken, brüt kâr %48 yükselerek 313 milyon TL olmuştur. Bu farkta, 2 yıl içinde 1700 kişilerden 900 kişiye düşen çalışan sayısı için ödenen yaklaşık 20 milyon dolarlık kıdem tazminatını payını büyük olduğu söylendi. Ayrıca şirket, bu küçülmeye rağmen üretim kapasitesinde büyük bir azalış gözlemlenmediğini dile getirdi.
FAVÖK %13 düşüşle 232 milyon TL’ye, net kâr ise -102 milyon TL seviyesine gerilemiştir. Yıllık bazda bakıldığında, 1Y25 gelirler %11,6 azalarak 7,201 milyon TL’ye düşmüş, brüt kâr %27 kayıpla 554 milyon TL’ye gerilemiş, FAVÖK %22 azalarak 362 milyon TL olmuştur. Net kâr tarafında ise zarar 820 milyon TL’ye yükselmiştir. Bu sonuçlar, dönüşüm sürecinde operasyonel yeniden yapılanmanın finansal dengelere geçici baskı yaptığını ancak büyüme odaklı yatırımların ön planda olduğunu göstermektedir.
2025’in ikinci çeyreğinde gelirler %4 artarak 3.586 milyon TL’den 3.729 milyon TL’ye yükselmiş. Brüt kâr güçlü bir ivme göstererek %48 artışla 212 milyon TL’den 313 milyon TL’ye çıkmış. Ancak FAVÖK tarafında %13’lük düşüş yaşanmış ve 265 milyon TL’den 232 milyon TL’ye gerilemiş. Net kârda ise zarar büyüyerek -336 milyon TL’den -460 milyon TL’ye ulaşmış, bu da %37 oranında daha olumsuz bir sonuç anlamına geliyor. Gelir ve brüt kâr artışına rağmen operasyonel kârlılıkta ve net kârda zayıflama dikkat çekiyor. Artışta en büyük katkıyı 468 milyon TL ile kurumsal projeler sağlamıştır. İletişim sistemleri 27 milyon TL, savunma segmenti ise 54 milyon TL ek katkı yapmıştır. Buna karşın elektronik kart tarafında 284 milyon TL, otomotiv tarafında ise 121 milyon TL’lik gelir kaybı yaşanmıştır. Genel olarak kurumsal projelerdeki güçlü büyüme, diğer segmentlerdeki daralmaları dengelemiş ve toplam gelirlerin artış göstermesini sağlamıştır.
2024 sonunda 5.710 milyon TL olan net borç, 2025’in ilk yarısında 6.245 milyon TL’ye yükselerek artış göstermiştir. Bu değişimde işletme sermayesindeki -107 milyon TL’lik düşüş, borcu sınırlı ölçüde azaltırken, net yatırımlar 467 milyon TL, faiz giderleri ise 709 milyon TL ek yük oluşturmuştur. Öte yandan Daiichi satışından elde edilen 478 milyon TL ve sabit kıymet satışından gelen 57 milyon TL’lik gelir borç artışını kısmen dengelemiştir. Buna rağmen toplamda 535 milyon TL’lik net artışla borçluluk seviyesi yükselmiştir.
30 Haziran 2025 itibarıyla konsolide bilançoda toplam varlıklar IAS29 sonrası düzeltmelerle 13,07 milyar TL seviyesinde gerçekleşmiş, bunun 8,16 milyar TL’si dönen varlıklar, 4,91 milyar TL’si duran varlıklardan oluşmuştur. Kısa vadeli yükümlülükler 9,73 milyar TL, uzun vadeli yükümlülükler 1,24 milyar TL olurken, özkaynaklar 2,09 milyar TL seviyesinde gerçekleşmiştir.
IAS29 öncesi verilere bakıldığında toplam varlıklar 10,67 milyar TL, özkaynaklar ise -299 milyon TL seviyesinde görülmektedir; bu da enflasyon muhasebesi düzeltmelerinin bilançoya önemli etkisini ortaya koymaktadır. Gelir tablosu tarafında 2025’in ilk yarısında hasılat IAS29 sonrası 7,20 milyar TL olmuştur. Satışların maliyeti 6,64 milyar TL düzeyinde gerçekleşmiş ve 554 milyon TL brüt kâr elde edilmiştir. Ancak esas faaliyet kârı -220 milyon TL, finansman öncesi faaliyet sonucu -198 milyon TL zarar şeklindedir. Vergi öncesi zarar 840 milyon TL, dönem zararı ise 820 milyon TL seviyesinde gerçekleşmiştir. IAS29 öncesi verilere göre ise hasılat 6,93 milyar TL, brüt kâr 905 milyon TL ve esas faaliyet kârı 210 milyon TL iken, dönem zararı 849 milyon TL olarak kaydedilmiştir.
Turkcell ile yapılan anlaşma yenilenmiş olup, bu sürecin olumsuz etkileri ikinci çeyrekte kısmen telafi edilmeye başlanmıştır. Anlaşmanın asıl pozitif yansımalarının ise gelecek çeyreklerde daha net şekilde ortaya çıkması beklenmektedir. Önceki dönemde birim fiyatlar ve çevresel maliyetler nedeniyle kârlılık sağlanamıyordu. Ancak başka bir ihalede daha yüksek fiyat elde edilmesi sonrasında, mevcut sözleşme ihalesiz olarak 2027 sonuna kadar uzatılmıştır. Böylece 5G sürecinde Turkcell ile iş birliğinin devam edeceği garanti altına alınmıştır.
Elektronik üretim tarafı şirketin en çok zorlandığı alanlardan biri olmuştur. Toplam üretimin yaklaşık %70-80’ini oluşturan tüketici elektroniğinde, özellikle Arçelik ile yürütülen işlerde Çinli rakiplerin yarattığı baskı ve yangın kaynaklı tedarik sorunları kârlılığı olumsuz etkilemiştir. Bu nedenle zarar yazan sonuçlar ortaya çıkmıştır. Arçelik ile yapılan görüşmeler sonucunda aylık üretim hacmi 500 bin adetten 250 bin adete düşürülmüş ve tüketici elektroniğinde bilinçli bir küçülmeye gidilmiştir. Şirket, bu alandaki kapasiteyi kademeli olarak savunma elektroniğine kaydırarak dönüşüm sürecini hızlandırmaktadır.
Türkiye’de ticari araçlar için araç içi kamera ve merkezi kayıt güvenliği sistemi konusunda Karel doğrudan bir çalışma sürdürdüğünü dile getirdi. Çalışma için talebin doğrudan Sanayi Bakanlığı’ndan geldiği iletildi.
Şirket finansal yapısını kuvvetlendirmek amacı ile tahsisli sermaye artısı dâhil olmak üzere çalışmalar başlatmaya karar vermiştir.