img
logo
Hızlı Menü
Arama

15 Kasım 2023


Borçlanma araçlarından biri olan tahviller; devlet veya şirketler tarafından daha makul yoldan finansman sağlamak için çıkartılır. Bir yıldan daha uzun süreli vadesi olan tahvillerde alıcı yani tahvil çıkartan kişi, tahvili çıkartan veya satan tarafa fon sağlamış olur. Tahvil durumunda, herhangi bir ortaklık durumu oluşmaz. Alıcıya yani fon sağlayıcıya ödenen para ve faizi alma hakkı oluşur. Yani, tahvil satışı yapan taraf için hem ucuz hem de uzun vadeli bir finansman kaynağı bulunmuş olunur. Tahviller iki gruptan oluşur. Bunlar: Devlet ve özel sektör tahvillerdir. Hazine müsteşarlığı tarafından devletin fon ihtiyacını karşılamak için ihracı yapılan borçlanma senetlerine devlet tahvilleri denir. Özel sektör tahvilleri ise anonim şirketler tarafından finansman sağlamak için oluşturulan tahvillerdir. Bunlara ilave olarak, tahvil ihracını gerçekleştiren ülkenin para biriminden farklı bir para birimi üzerinden yapılan tahviller ise Euro tahvilleri (Eurobond) olarak bilinir. Bu tahviller, bir banka ya da konsorsiyum tarafından yapılır. 

 

Bono ise, sabit getiriye sahip bir yatırım aracıdır. Devlet ya da kurumsal bir yapının yatırımcıdan aldığı borca karşılık verilir. Diğer bir deyişle, yatırımcının devlet ya da kurumdan sabit faiz ile aldığı kredinin belgesidir. Bu senetlerin süresi 1 seneden kısadır, tahvil ile bonoyu ayıran en büyük özellik budur. 1 seneyi geçmesi durumunda bono, tahvile dönüşür. 

 

Devlet Tahvilleri ve İhraç Süreçleri

Tahvil, kurumların uzun vadeli olarak yabancı kaynak sağlamak için özel olarak düzenledikleri, her dönemde belirli bir faiz ödemesiyle birlikte belirli bir vade sonunda geri ödeme taahhüdü içeren ve finansal piyasalarda işlem gören borç senetleridir. Tahviller ülkemizde Türk Ticaret Kanunu çerçevesinde anonim şirketler tarafından ihraç edilebildikleri gibi Devlet tarafından da ihraç edilebilirler. Devlet tahvili olarak adlandırılan bu tür tahviller, devletin 1 yıldan uzun vadeli borçlanma ihtiyaçlarını karşılamak için Hazine Müsteşarlığı aracılığı ile ihraç edilir. Devlet iç borçlanma senedi özelliği taşıyan bu finansal aracın anapara geri ödemesi ve faiz getirisi devletin koruması altındadır. 

 

İhraç eden kurum açısından, bir borçlanma kâğıdı niteliği taşır. Bundan dolayı, tahvile yatırım yapan bir yatırımcının beklentisi, tahvil ihraç eden kuruma ödünç verdiği anaparanın getirisidir. Tahvil ihraç eden kurumun tahvilin vadesi süresince, elde edeceği faaliyet sonuçlarına göre oluşacak kâr/zarar durumu yatırımcının anaparasının ve faiz getirisinin ödenmesi ile ilgili değildir. Faiz ve anapara geri ödemeleri, her durumda, tahvil ihraç eden kuruma aittir. Bu nedenle, tahvil ihraç uygulamaları ve alım-satım işlemleri Türk Ticaret Kanunu güvencesindedir. 

 

Kurumsal Tahviller ve Getiri Potansiyeli

 

Bir şirketin ihraç ettiği ve ardından yatırımcılara sattığı finansal borçlanma araçlarına şirket tahvili denir. Kurumsal yatırımcılar ise genel olarak bu tahvilleri satın alan kişilerdir. Yatırımcı, şirkete ihtiyacı olan parayı vermesinden dolayı, sabit veya zamanla değişen bir faiz oranı üzerinden belirli sayıda faiz ödemesi alır. Tahvil vadeye ulaştığı zaman, tahvilin son kullanma tarihi olarak da adlandırılır ve ödemeler durdurulur. Ardından yatırım sahibine iade işlemi yapılır. Şirketin gelecekteki satışları ve kârına ilişkin tahminlerine dayanan gerekli ödemeleri yapma kabiliyeti, tahvil için teminat anlamına gelir. Öte yandan, bir şirket gerçek varlıklarını teminat olarak gösterebilir.

 

Kurumsal tahvil, bir işletmenin para toplamak için çıkardığı bir finansal araçtır. Bir yatırımcı bir şirket tahvili satın aldığında, esasen bir dizi faiz ödemesi karşılığında firmaya borç vermiş olur. Buna ilave olarak, yatırımcılar yeniden satış piyasasında şirket tahvillerini aktif olarak alıp satabilirler. Kurumsal tahvil getirisi, bir yatırımcının tahvil yatırımından elde ettiği kardır. Tahvil ihraççısı tahvile kupon oranı olarak bilinen özel bir yıllık faiz oranı uygular. Mevcut getiri, tahvilin değerine ve faiz ödemesi olan kupona bağlı olarak uygulanır. Diğer taraftan, herhangi bir kurumsal getiri tahviline yatırım yaptığınızda, esasen tahvil ihraççılarına borç para vermiş olursunuz. Tahvil vadeye yaklaştıkça, yatırımcıları hem kullanım ömrü boyunca kazanılan faiz hem de tahvilin tam nominal değeri ile geri döner. Yatırımcılar, gerçek değerinden daha fazlasını ödeyerek primli veya nominal değerinden daha az ödeyerek iskontolu bir tahvil tercih edebilirler. 

 

Bir yatırımcının şirket tahvili satın alması için birincil motivasyon kaynağı faizdir. Mevcut verim, mevcut fiyat ve tahvil için ödenen faizin bir sonucu olan getiri miktarıdır. Bundan dolayı, kurumsal tahvil piyasası, hükümetler ve şirketler tarafından sağlanan tahvillerin alım satımını kolaylaştırır. Böylece, maliyetteki dalgalanma ortaya çıkar. Yatırımcıların fiyat-getiri ilişkisini kavramasının yanı sıra, mevcut getiriyi nasıl hesaplayacaklarını da bilmeleri gerekir.

 

İkincil Piyasada Tahvil İşlemleri

 

İkincil piyasa, tahvillerin veya diğer menkul kıymetlerin ilk ihraç uygulandıkları birincil piyasanın ardından alınıp satıldığı piyasayı ifade eder. Yatırımcıların varlıklarını likiditeye çevirmeleri veya elde tuttukları varlıkları satın almaları ve satmaları ikincil piyasada gerçekleşir. İkincil piyasada tahvil işlemleri, tahvillerin bir yatırımcıdan diğerine transferi ile gerçekleşir. Bu işlemler, borsalarda veya tezgahüstü yani OTC adı verilen piyasalarda uygulanır. Bu piyasada gerçekleşen işlemler, tahvillerin fiyatlarına, faiz oranlarına ve arz-talep dengesine bağlı olarak değişebilir. Borsada işlem gören tahviller, alıcı ve satıcıların bir araya geldiği bir platformda uygulanır. Buna örnek olarak, New York Menkul Kıymetler Borsası (NYSE) veya Nasdaq gibi borsalarda tahvil işlemleri gerçekleşebilir. Öte yandan, tezgahüstü yani OTC denilen piyasalarda da tahvil işlemleri uygulanır. OTC piyasalar, borsalardan farklı olarak, alıcı ve satıcıların doğrudan iletişim kurabildiği alanlardır. Bu tür işlemler genellikle daha özelleştirilmiş tahviller veya düşük işlem hacmine sahip tahvillerde karşımıza çıkar. 


Tahvil işlemleri ikincil piyasada arz ve talebe bağlı olarak oluşturulur. Eğer bir tahvil talep görmüyorsa, fiyatı düşebilir ve bu tahvilin getirisi de daha yüksek oranlarla gerçekleşir. Tam tersi bir durumda ise, fiyatı yükselir ve buna bağlı olarak getiri düşer. Tahvil yatırımcıları, ikincil piyasada gerçekleşen işlemleri takip ederek tahvil fiyatlarında meydana gelen değişiklikleri takip edebilir. Bunun sonucunda, yatırım stratejilerini şekillendirip daha sağlıklı kararlar alabilir. Öte yandan, faiz oranlarının değişimleri ve ekonomik koşullar, tahvil fiyatlarını doğrudan etkiler.

Sosyal Medya'da Paylaş

ALB Yatırım İle Çalışmanız İçin Birkaç Neden:
Güçlü
Sermaye
Güçlü sermayemiz ile kurulduğumuz yıldan bu yana müşterilerimize güvenilir ve kaliteli hizmet vermekteyiz.
Geniş Ürün
Yelpazesi
Geniş ürün yelpazesi ile VİOP, endeskler, hisseler ve forex çiftleri gibi ürünlerle yatırımlarınızı değerlendirin.
EFT ve Havale İşlemlerinizde Hızlı Para Transferi
Haftanın 5 günü Eft ve Havale transfer işlemlerinizi gerçekleştirerek işlem yapma imkanı sağlıyoruz.
Alt Limitsiz
Hesap Açılışı
Alt limit olmadan dilediğiniz miktar ile hesabınızı açabilir, yatırım yapmaya başlayabilirsiniz.
Rekabetçi Komisyon Oranları
Rekabetçi komisyon oranları ile Alb Yatırım, müşterilerine sektördeki en rekabetçi ücret ve komisyonları sunuyor.
Analiz
Desteği
Alb Yatırım uzman kadrosu sizin için piyasa dinamiklerini takip ederek portföy önerileri, isabetli tahminler ve analiz desteği sunuyor.
Hemen Türkiye'nin Yatırım Şirketi'nde Yatırıma Başlayın
Hesap Aç
ALB YATIRIM MOBILE APP
Telefonundan Barkodu Tarat Uygulamamızı İndir ve Hemen Yatırıma Başla
img
Telefonundan Barkodu Tarat Uygulamamızı İndir ve Hemen Yatırıma Başla
Hızlı Linkler